26 Kasım 2011 Cumartesi

Kasım'ın 4. Haftası Pazarda Neler Var? Bu Hafta Hangi Yemekler Pişirilebilir?



Sebze ve meyve alışverişimi yıllardır pazardan yaparım. Perşembeleri semt pazarımız var. Cumartesi günü de organik pazara giderim vakit buldukça. Pazardan aldığım sebze ve meyveler de o hafta evimizde neler pişeceğini gösterir :)  

Bakalım bu hafta pazarda neler vardı:
  1. Yer elması (Bayılırım, kışı özleme nedenlerimden biridir :) Ama diğer yer altında yetişen sebzeler gibi, yer elmasını da organik bulmayınca yemiyorum.)
  2. Karalahana
  3. Havuç (Zeytinyağlı yemeklerin tadını şekerli seviyorum. Yemeklere şeker eklemek yerine bol havuçlu yapıyorum. Havucun doğal olarak şekerli bir tadı var.)
  4. Turp (Geçen hafta yediğimiz salatalara doyamadık.)
  5. Domates (Artık sera domatesleri var sadece. Onlar da oldukça yumuşak ve lezzetsiz ama eşim ısrarla istiyor.)
  6. Elma
  7. Armut (Kızıma her gün bir elma ile bir armudu rendeleyip yediriyorum. Rendelemezsem ikisini birden bitiremiyor.)
  8. Portakal
  9. Mandalina (Yeşil mandalinalar bitti artık.)
  10. Avokado (Kızımın kahvaltısını koyulaştırmak için kullanıyorum.)
  11. Muz (Organik Anamur muzu var, küçük boy yerli muz)

Demek ki evimizde bu hafta ne pişecekmiş?! :)

  1. Zeytinyağlı yer elması (Diğer zeytinyağlı yemekler gibi pişiyor. İçine patates, havuç da ekliyorum. İsteyen ıspanağa olduğu gibi yer elmasına da pirinç ekleyebilir. Beyaz yemek sevmeyen de domates salçası ekleyebilir.)
  2. Bulgurlu karalahana yemeği (Pirinçli ıspanak gibi pişiyor.)
  3. Kıymalı yeşil mercimek yemeği
  4. Patatesli, havuçlu, kimyonlu mercimek çorbası
  5. Et suyuna tarhana çorbası
  6. Balık (Havalar soğudu, balıklar yağlandı ve lezzetlendi. Hafta içi de balık yemeye başlayabilirim artık.)
  7. Bulgur pilavı
  8. Havuç ve Turp Salatası (Bir öğün olarak bile yiyebilirim :)
  9. Sütlaç
Tavuk, balık ve et hakkımızı hafta sonuna saklıyoruz :)

7 yorum:

  1. Karalahananın yemegini yaptım ama olmadı sanki. 20-25 dk. suda hasladım, sonrasında da ıspanak-pazı pişirir gibi pişirdim ama karalahana hala yumuşamamıştı, sert sert geldi agzımıza. Acaba oluru bu mudur yoksa benim şanssızlıgım mıydı?

    YanıtlaSil
  2. Ellerine sağlık ama açken okumamak lazım bunları hepsini istiyorum şuan:))

    YanıtlaSil
  3. Yerelmasini ekiver biryerlere... Ciceklerinin harika oldugu soylenmekte ;-) Sirf cicegi icin ekerim diyen bile var. Benden soylemesi :)

    Kiymali mercimek bana ters geliyor :( Nedense ikisini birarada yakistiramiyorum. Ama yesil mercimege bayilirim. Evin kucumeni de bayiliyor.

    Bizde bu aralar pirasa pismekte bol bol, ozlemisim :)

    YanıtlaSil
  4. @ İpek: Ben karalahanayı ıspanak gibi ama çok ince ince kesip bulgurla birlikte atıyorum yemeğe. Yemek suyunu çektiğinde bulgurlarla birlikte karalahana da pişmiş oluyor. Yani sanırım 25 dakika haşlanmış bir sebzenin sert kalması mümkün olmamalı. Karalahana yaprakalarının damarları serttir. Ispanaktan farklı olarak pelteleşmez, yemeği yerken karalahana yaprağını çiğnediğini de hissedersin. Belki senin kastettiğin budur. Alışkın olmayana farklı gelebilir. Ama mesela ben çok severim karalahana yaprağını çiğneme hissini :)

    @ Ben Kızımın Delisiyim: Yapılmayacak yemekler değil hiçbiri, üstelik de çabuk pişen pratik yemekler. Umarım hepsini tek tek yapar yersin :) Hamileler de okuyor diye vicdan azabı çekmeyeyim yazarken :)

    @ Berceste: Ciddi misin? Kesinlikle bilmiyordum. Ben 4 duvar arasında büyüyen, köy bile görememiş şanssız çocuklardanım :( Öylesine eksem çıkar mı peki? Saksı da olur mu? Mevsimi nedir? :))) En iyisini ben bunu netten araştırayım...
    Mercimeği ben de aslında erişteli severim. Suyunu çekmiş, lapa gibi severim hatta :) Ama eşim sulu yemek şeklinde seviyor ve kızımın günlük et miktarını da yemeklerden karşılaması için bu şekilde pişiriyorum. Gerçi mercimekle bulgur birlikte yendiğinde etteki proteini alabiliyormul diye biliyorum ama çocuk doktorumuz ısrarla etteki hayvansal proteinin çocuk gelişimi için önemli olduğunu, bitkisel proteinden farklı olup özellikle alınması gerektiğini söyledi. İdare ediyorum şimdilik...
    Ben de çok özlemişim kış sebzelerini.

    YanıtlaSil
  5. Ben de son donem Permakulture merak sarinca ogrendim. Bendeki linkler arasinda Doga Dostlari var. Onlardan cok sey ogrenebilirsin :) Aldigin yerelmalarinin arasindan gozleri bol olanlarindan bir iki tane ayirip dene bence.

    Hatta biz Ingiltere'deyken mercimegi yikarken bir tanecik muslugun izgarali bolumune kacip orada buyumus. Filiz halde buldum. Cekince altindaki mercimegi gorunce anladim neler oldugunu. Oylece onu topraga ektim. Buyudu buyudu, uzadi, cicek acti beyaz beyaz, sonra da mercimek verdi :) Doga onu sevdikce seni besliyor aslinda. Su protein meselesini cozemedim gitti ben. Kimi oyle diyor kimi boyle... Bir de et ile sut arasina 2 saat koyun meselesi var ki annem de en cok o kismi anlamiyor :) Sinir oluyor!

    YanıtlaSil
  6. Süt ve eti birlikte yememek yahudilere ait bir dini kültür ogesidir. Bunu ysptirmak icin bilimsel kılıflar uydurdular ama bunlarin hiçbirisi gerçekte bilimsel degil. Eti ayranla yiyen urfada simdi kimse kalmamış olurdu, öyle olsaydı ama tam tersi. Inanmayın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de her olayı Yahudilere bağlaynlara bayılıyorum :))

      Mesela siz şimdi bu yorumu yazarken benim Musevi olup olmadığımı düşünmediniz bile değil mi?

      Bu tür ırkları ya da dinleri ya da görüşleri aşağılayan yorumlara kesinlikle yer vermiyorum aslında ama sizin gibi düşünenler varsa diye açıklama yazmak istedim:

      Kalsiyum, demir emilimini azaltığı için demir eksikliği anemisi olanların, süt ve süt ürünü yiyecekleri ara öğün olarak tüketmeleri daha doğru olur. Bu da bilimsel olarak ispatlanmıştır.

      Urfa'da o kadar çok et tüketiliyor ki demir anemisi nedeniyle kalsiyumu etle birlikte almamak düşünülmüyordur halk arasında.

      Sil